26 Eylül 2010 Pazar

HEPKEBİRLER TÜRBESİ



Hepkebirler Türbesi



Kastamonu Evliya – Enbiya- şüheda şehri olarak bilinmektedir. Gerçekten de Kastamonu atmosferini kaplayan manevi hava, vatanın her karış toprağını sulamış olan sayısız Kastamonulu şehit ve bu ilin medreselerinden yetişmiş yüzlerce müderris ve ilim adamı ile bu ismi hak etmektedir Kastamonu.


Kastamonu’ nun en büyük onuru, en büyük gururu ve en şerefli misafiri elbetteki Sahabe – i Kiram’ dan Kaysül Hemedani El Asgari  Hazretleridir. Ebu Eyüp El Ensari Hazretleri ile birlikte İstanbul’ un fethi için yola çıkan mücahidlerin arasına katılmış, Eyüp Sultan ile birlikte Kastamonu önlerine kadar beraber yol arkadaşlığı yapmıştır. Ancak, hikmetini Allah bilir, Kastamonu’ dan ileri gitmemiş, bu aziz şehri mübarek bedenleri ile şereflendirerek Kastamonu’ da kalmıştır. Kaysül Hemedani Hazretleri Kastamonu’ da ikamet ettiği zamanlarda buraları İslam beldesi olmamasına rağmen, vefatında defnedildiği mezarı gayri Müslimlerce bile ziyaret edilmiş ve asırlar süren bir hasretin ardından 12. yüzyılın sonlarında semalarında ezan sesi yankılanan Kastamonu’ ya bir Sahabeyi misafir etme onurunu vermiştir.

Türbesi Hepkebirler Camii’ nin batı bitişiğinde bulunmaktadır. Son zamanlara kadar önündeki yoldan sarhoşların geçemediği, yola çıkıntısının olduğu gerekçesi ile geri çekmek için mezarların kaldırılma teşebbüslerinin amacına ulaşmadığı gibi tasarrufları ile bilinen türbenin, halkımızın gönlünde müstesna bir yeri vardır.